
OYUN ALANLARINI YENİDEN DÜŞÜNMEK
DOĞANIN, ÖZGÜRLÜĞÜN VE HAYAL GÜCÜNÜN İZİNDE
“Eğer bir oyun alanını iyi bir şekilde tasarlarsak, insanın içinde vazgeçilmez olanı tekrar keşfettiği, kentin de çocuğu tekrar keşfettiği bir dünya yaratırız. Kentin çocuğu keşfetmesini istemeden, çocuktan kenti keşfetmesini istememeliyiz.”
-Aldo van Ecyk
Bugün çocukların oyunu dediğimizde, çoğu zaman aklımıza önce oyuncaklar ya da ekipmanlarla dolu parklar geliyor. Ancak iki günlük Şehirde Çocuk ve Oyun Eğitim Programı’nda, CEMER ekibini birlikte oyunu yeniden düşünmeye davet ettik. Sınırları, malzemeleri ve kuralları yeniden gözden geçirmeye... Ve belki de en önemlisi, oyunun doğasını hatırlamaya.
İlk gün, “oyun” kavramının aslında ne kadar çok şeyi kapsadığını birlikte keşfettik. Katılımcılar, serbest oyunla —kuralsız değil ama özgürce oynanan oyunlarla— ne kadar az karşılaştıklarını fark ettiler. Oyun, çocuklar için sadece eğlenmek değil; büyümek, gelişmek, hatta kendini tanımak demek ve biz yetişkinler, o oyunu çoğu zaman fazla yapılandırılmış hale getiriyor, riski uzaklaştırıyor, özgürlüğü kısıtlıyor ve de hayal gücünü sınırlıyoruz.
Katılımcılar kendi çocukluk anılarına döndüklerinde; sokakta, bahçede, taşla, toprakla oynadıkları günler gözlerinin önüne geldi. Ne bir salıncağa ihtiyaç vardı, ne de bir tahterevalliye. Bu anılar yalnızca nostaljik bir yolculuk değil, aynı zamanda bugünün şehirlerinde çocuklara sunduğumuz yaşam alanlarının ne kadar farklılaştığını görmemizi sağladı. Serbest oyunun ve doğanın ne kadar geliştirici, özgürleştirici ve yaratıcı olduğunu konuşurken, bugünün çocuklarına sunduğumuz alanların bu potansiyeli ne ölçüde taşıdığını sorguladık.
İkinci gün, bu düşünceler somut önerilere ve çözüm arayışlarına dönüştü. Doğal oyun peyzajları, serbest parçalar, doğayla temas eden alanların çocuk gelişimine katkısı üzerinde durduk. Katılımcılarla birlikte şehirlerde oyun alanlarını sadece ekipmanla tanımlamanın ötesine geçmemiz gerektiğini konuştuk. Çünkü oyun, sadece bir yapı değil; bir deneyimdir. Ağaç dalları, çamurlar, taşlar, su birikintileri… bunlar sıradan şeyler değil; çocuklar için sınırsız olasılıklar sunan malzemeler. Bizim görevimiz de onlara bu olanakları sunabilmek; doğaya teması mümkün kılmak. Çünkü çocuklar oyun oynarken aynı zamanda keşfetmek, kurmak, bozmak ve yeniden denemek istiyor.
Bu buluşmanın en değerli yanlarından biri, CEMER gibi sektöre liderlik eden bir firmanın, oyuna dair bakış açısını yeniden gözden geçirme cesareti göstermeseydi. Tasarımcılar, mühendisler ve ürün geliştiricilerden oluşan katılımcıların oyun kavramına dair farkındalıkları arttıkça, üretilen oyun alanlarının güvenli zemin üzerine yerleştirilmiş ekipmanlardan oluşan mekanlardan ibaret olmaması gerektiği, bu mekanların çocukların oyunu için özgürlük, yaratıcılık ve keşif için fırsatlar sunan, bakım verenlerin konfor koşullarını ve ihtiyaçlarını gözeten yerler olması gerektiği konusunda fikir birliğine varıldı. Oyuna hizmet eden mekanları ve ekipmanları üretmek için "ne üretelim" sorusuna, "nasıl bir oyun deneyimi kurgulayalım" sorusu da eşlik etmeye başlamalı.
Buluşmanın sonunda hepimizin zihninde ortak bir düşünce vardı: Oyun, çocukluğun en doğal hakkıdır. Bu hakkı savunmak, sadece bir düşünce ya da yaklaşım değil, gerçek bir sorumluluktur. Çünkü oyun, sadece fiziksel mekanlarla ilgili bir mesele değildir; kültürel, duygusal ve toplumsal bir bağlamın da parçasıdır. Katılımcılar, daha özgür, daha doğal ve daha yaratıcı oyun ortamları sunmanın bir tasarım meselesinden olmaktan öte aynı zamanda geleceğe dair bir söz olduğunu hissettiklerini dile getirdiler.
23 Nisan gibi çocuklara adanmış özel bir bayramı olan bir ülkede yaşıyoruz. Çocuklara özgürce oynayabilecekleri alanlar sunmak, yalnızca bir görev değil; geleceğe yapılacak en kıymetli yatırımlardan biri. Ve bu yatırım, tasarımcıların, üreticilerin ve eğitimcilerin birlikte attığı adımlarla mümkün olacaktır.
Derya İyikul – Y. Mimar, oyun kurucu, EN1176 müfettişi
Ege Sevinçli – Sosyolog, oyun kurucu eğitmeni, EN1176 müfettişi
Şehirde Çocuk ve Oyun eğitimleri, Nordic Oyun Parkı Enstitüsü ve Superpool tarafından geliştirilmiştir.